“ Ben dostlarımı ne kalbimle, ne de aklımla severim. Olur ya;
kalp durur, akıl unutur. Ben dostlarımı ruhumla severim.
O ne durur, ne de unutur.” Mevlâna
Bir sürü arkadaşınız olabilir. İş arkadaşlarınız, okul arkadaşlarınız, mahalle arkadaşlarınız.
Ama her bir bokumuzu bilir dediğimiz kaç dostumuz vardır ki?
Benim ömrümün sonuna kadar sahip olacağımı bildiğim sağlam dostlarım var.
İki kız bir erkek :)
Leya’cım benim içlerindeki en eski dostum. Evlendi. Bana teyze diyen dünyalar güzeli bir yeğende verdi bana. Onun evli bir kadın olmasının getirdiği sorumluluklardan sebep çok sık haytalık yapamıyoruz artık ama zamanında yaptığımız serseriliklerin haddi hesabı yok.
Bee’cim var bi de. Bekar kontenjanından olduğu için haytalık yapmak kısmını daha çok o dolduruyor. 5-6 sene öncesindeki sefil hayatlarımızı biraz daha hale-yola koyduk sayılır. Büyüdük tabi, biraz da yaşananların verdiği doygunlukta var. Ancak hayatı mutlu ve eğlenceli yapmak için hala serseriliklere devam ediyoruz.
Bu grubun tek böcüğü Jess’cim. Hem dost hem de kardeş. Tam bir piç kurusu.
Anam doğursa ancak bu kadar severdim. Benden küçükte velet ama aklı başında.
Hatta bazen benden daha çok aklı başında. Yaptığım tüm sefillikleri bilir.
En mahremlerini bile. Yargılamadan.
Onlar benim kolum, kanadım, can dostlarım. En mutlu anımın ilk paylaşmak istediklerim.
Dibe vurduğumda ayağa kaldıran.
Seviyorum sizi.
Dünyaya küsmüş bilge
-
Uzun zamandır yokum buralarda..
Yokluğumda annemi kaybettik. 5 ay olmuş.
Bu ayın 27sinde yaşgünü. Yaşasaydı 73 yaşına girecekti.
Böyle yazınca çok gibi...
8 ay önce
1 yorum:
Leya yesin seni :)
Yorum Gönder